Trump ve Elon Musk Kavgası: Siyaset ve Sermaye Arasındaki Büyük Çatışma


Trump ve Musk arasındaki gerilim, Trump’ın “Büyük, Güzel Yasa” (One Big Beautiful Bill) adını verdiği kapsamlı vergi ve harcama yasasına Musk’ın sert eleştirileriyle başladı. Bu yasa, Trump’ın ikinci döneminde iç politikadaki en büyük önceliklerinden biri. Ancak Musk, yasanın federal bütçe açığını artıracağını ve gereksiz harcamalar içerdiğini söyleyerek, “iğrenç bir kepazelik” olarak nitelendirdi. Musk’ın bu eleştirileri, Trump’ı öfkelendirdi. Trump, yasanın hazırlanma sürecinde Musk’ın her detayı bildiğini iddia ederek, “Elon’a çok yardım ettim, ama şimdi nankörlük yapıyor,” dedi.
Tartışma, 5 Haziran 2025’te Musk’ın X platformunda yasayı eleştiren paylaşımlarıyla alevlendi. Musk, “Trump bensiz seçimi kazanamazdı,” diyerek Trump’ın zaferinde kendi katkısının büyük olduğunu savundu. Buna karşılık Trump, kendi platformu Truth Social’da Musk’ı “çıldırmış” olarak nitelendirdi ve “Elon’u işten çıkardım, o artık yıpranmıştı,” gibi iddialarda bulundu. Musk, bu sözlere karşılık olarak Trump’ı Jeffrey Epstein dosyalarında yer almakla suçladı ve hatta Trump’ın görevden alınması gerektiğini ima eden bir paylaşımı destekledi.
Bu kavga, sadece kişisel bir çekişme değil, aynı zamanda devlet ile özel sektör arasındaki gerilimi de yansıtıyor. Trump, Musk’ın şirketleri Tesla ve SpaceX’in devletle olan milyarlarca dolarlık sözleşmelerini iptal etmekle tehdit etti. Musk ise buna meydan okuyarak, SpaceX’in NASA için astronot ve kargo taşıyan Dragon uzay aracını devre dışı bırakabileceğini söyledi, ancak bu kararını daha sonra geri çekti. Tesla hisseleri, bu tehditlerin ardından %14 oranında düşüş yaşadı.
Musk’ın bu hamleleri, onun hükümet üzerindeki etkisini ve özel sektörün kritik altyapılardaki rolünü tartışmaya açtı. Örneğin, SpaceX’in Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) erişim sağlayan tek Amerikan şirketi olması, Musk’ın bu tür tehditlerinin ne kadar ciddi sonuçlar doğurabileceğini gösteriyor.
Trump ve Musk’ın ilişkisi, 2024 seçim kampanyası sırasında doruk noktasına ulaşmıştı. Musk, Trump’ın kampanyasına 288 milyon dolar bağış yaparak büyük bir destek sağladı. Seçim zaferinden sonra Trump, Musk’ı Hükümet Verimliliği Departmanı’nın (DOGE) başına getirdi. Musk, bu rolde federal harcamaları azaltmak için agresif kesintiler önerdi, ancak bu öneriler hem bürokraside hem de Kongre’de dirençle karşılaştı.
Musk, Mayıs 2025’te DOGE’daki görevinden ayrılarak işlerine odaklanacağını açıkladı. Ancak, Trump’ın NASA yöneticisi olarak Musk’ın önerdiği Jared Isaacman’ın adaylığını geri çekmesi, ilişkideki çatlakları derinleştirdi. Musk, bu kararın ardından Trump’a olan güvenini kaybettiğini açıkça belirtti.
Bu kavga, hem ABD siyasetinde hem de küresel piyasalarda yankı buldu. Cumhuriyetçi ve Demokrat milletvekilleri, tartışmaya dahil oldu. Cumhuriyetçi Temsilci Troy Nehls, Musk’a “Aklını kaçırmışsın,” diyerek tepki gösterirken, Demokratlar Epstein dosyalarının açıklanması için çağrıda bulundu. Tesla hisselerindeki düşüş, yatırımcıları endişelendirirken, Musk’ın yeni bir siyasi parti kurma önerisi, gelecekteki siyasi dengeleri değiştirebilir.
Türkiye’deki sosyal medya kullanıcıları da bu kavgayı yakından takip ediyor. X’te yapılan paylaşımlarda, bazı kullanıcılar bu çekişmeyi “devlet-sermaye savaşı” olarak nitelendirirken, diğerleri Tesla hisselerindeki düşüşe dikkat çekti.
Trump ve Musk arasındaki bu çatışma, sadece kişisel bir mesele olmaktan çıktı ve ABD’nin siyasi ve ekonomik geleceğini etkileyebilecek bir boyuta ulaştı. Musk’ın hükümetle olan sözleşmelerinin iptal edilmesi, SpaceX ve Tesla gibi şirketlerin faaliyetlerini zorlaştırabilir. Öte yandan, Musk’ın X platformundaki etkisi ve mali gücü, onu Trump karşısında güçlü bir rakip haline getiriyor.
Uzmanlar, bu kavgada her iki tarafın da ciddi riskler aldığını belirtiyor. Trump, Musk’ın desteğini kaybederek teknoloji sektöründeki müttefiklerini zayıflatabilir. Musk ise devlet sözleşmelerini riske atarak şirketlerinin finansal geleceğini tehlikeye atıyor.