ABD’nin kıyamet günü planı! Trump için 3 gizli sığınak hazır… 11 Eylül’de devreye sokulmuştu

İsrail ile İran arasında çıkan gerilim, dünyayı tedirgin etmişti. ABD ve İsrail, İran’ın nükleer tesislerini hedef alırken, yaşanan gelişmeler olası nükleer savaş senaryolarını da gündeme getirmişti.
Olası bir nükleer savaş durumunda ABD Başkanı Donald Trump, ABD’nin sahip olduğu gizli üslerden birine kaçmak zorunda kalabilir. ‘Kıyamet günü’ planı olarak adlandırılan seçenek, ABD’nin böyle bir senaryoya karşı da hazırlık olduğunu gözler önüne serdi.
OLSASI NÜKLEER SAVAŞ DURUMUNDA COOP STRATEJİSİ DEVREYE GİRİYOR
Herhangi bir ülke ile yaşanacak nükleer bir savaş durumunda ABD, “Operasyonların Sürekliliği Planı” (COOP) adlı stratejiyi devreye sokuyor. Bahsi geçen plan, büyük şehirlerin bir kitle imha silahıyla yok edilmesi halinde bile ulusal savunma, ekonomik istikrar ve kamu güvenliği gibi kritik devlet işleyişinin devamını garanti altına almayı amaçlıyor.
Cheyenne Dağı Kompleksi
3 SIĞINAK BULUNUYOR
Öte yandan, savaş durumunda ABD Başkanı ve ABD’li üst düzey isimlerin kaçabileceği üç ana sığınak bulunuyor. O sığınaklar ise şu şekilde:
Mount Weather Acil Durum Operasyon Merkezi (Virginia): Sivil liderler için inşa edilmiş yer altı sığınağı ve kapsamlı iletişim altyapısıyla hükümetin halkla temasını sürdürmesini sağlıyor.
Raven Rock Dağı Kompleksi (Pennsylvania): Ulusal bir acil durumda Savunma Bakanlığı’nın askeri komuta merkezi olarak görev yapacak şekilde tasarlandı.
Cheyenne Dağı Kompleksi
Cheyenne Dağı Kompleksi (Colorado): Daha önce NORAD’ın (Kuzey Amerika Hava Savunma Komutanlığı) merkezi olan bu yer altı tesis, nükleer saldırılara dayanıklı yapısıyla hala NORAD’ın yedek komuta merkezi ve COOP kapsamında bir sığınak olarak kullanılıyor.
‘KIYAMET UÇAĞI’ HAVADA GÖRÜLDÜ
Olası bir nükleer savaş durumunda Beyaz Saray yönetimi bu sığınaklardan ülkeyi yönetmeye devam edebilir. Son günlerde bu planın devreye girebileceği yönündeki iddialar ise ABD’li vatandaşları tedirgin etti. Bu iddiaların gündeme gelmesinin nedeni ise başkanın acil durum komuta uçağının, ülke genelinde uçarken görüntülenmesi oldu. Uçuş takipçileri, 17 Haziran’da uçan Boeing E-4B “Nightwatch” adlı uçağı, yani halk arasında “Kıyamet Günü Uçağı” olarak bilinen aracı tespit etti. Yalnızca dört gün sonra, ABD ordusu Çin ve Rusya’nın uyarılarına rağmen İran’daki üç nükleer tesisi vurdu. Bu saldırının, dünyayı Üçüncü Dünya Savaşı’na sürükleyebileceği endişeleri arttı.
Boeing E-4B ‘Nightwatch’ (Kıyamet Günü Uçağı)
‘Kıyamet Günü Uçağı’ olarak bilinen uçak, kriz zamanlarında hayatta kalan hükümet yetkilileri için uçan bir komuta merkezi olarak görev yapıyor. Özellikle nükleer saldırılardan sağ çıkacak şekilde tasarlanmış olan bu uçak, askeri operasyonların koordinasyonunda kilit rol oynuyor. COOP planı, sıradan vatandaşlara değil, hükümet liderlerinin hayatta kalmasına odaklanıyor. Planın amacı; anahtar personelin taşınması, iletişim ağlarının güvence altına alınması ve hayati kayıtların korunması gibi adımlarla, ülkenin yönetim sisteminin çökmesini önlemek.
LİDER BOŞLUĞU OLUŞMADAN KAOSUN ÖNÜNE GEÇMEYİ HEDEFLİYORLAR
Nükleer silahların kullanıldığı bir Üçüncü Dünya Savaşı senaryosunda, bu plan; başkan, askeri liderler ve diğer yetkililerin güvenli yerlerde görevine devam etmesini sağlayacak. Böylece liderlik boşluğu oluşmadan, eyaletlerde kaosun önüne geçilebilecek.
ABD BAŞKANI ÖLÜRSE NE OLACAK?
NTV’nin haberine göre plan ayrıca başkan, başkan yardımcısı veya diğer üst düzey yetkililerin ölmesi durumunda devreye girecek net bir halefiyet zincirini de içeriyor. Bu da savaş sırasında askeri komutanlık ve acil müdahale süreçlerinin sürdürülebilirliği açısından hayati önemde.
FEMA’ya (Federal Acil Durum Yönetimi Ajansı) göre, COOP planı “acil durumlar karşısında kurumların asli görevlerini sürdürebilecek kapasitede olmasını” garanti ediyor. Bu plan yalnızca Üçüncü Dünya Savaşı için değil; büyük bir doğal afet, yeni bir pandemi ya da terör saldırısı gibi diğer kriz durumları için de geçerli.
“OPERASYONLARIN SÜREKLİLİĞİ PLANI” NEDİR?
COOP’un kökeni Soğuk Savaş dönemine uzanıyor. O dönemde Sovyetler Birliği ile yaşanabilecek nükleer bir savaş, ABD halkı için günlük bir korkuydu. Başkan Dwight Eisenhower, 1950’li yıllarda imzaladığı başkanlık kararnameleriyle bu planın temellerini attı. Böylece nükleer saldırılara dayanıklı tesisler ve iletişim sistemleri geliştirildi.
11 EYLÜL’DE DEVREYE GİRDİ
2002’de Kongre Araştırma Servisi (CRS) tarafından yayımlanan bir rapora göre, COOP planı 11 Eylül saldırılarından sonra da devreye sokulmuş ve 75 ila 150 yetkili güvenli tesislere tahliye edilmişti. Bu da planın yalnızca teorik değil, fiilen uygulanan bir mekanizma olduğunu gösteriyor.