REKLAM ALANI

Yunanistan’ın başkenti Atina’daki yeşil alanlarda farklı türlerde çok sayıda papağan bulunuyor

Yunanistan’ın başkenti Atina’daki yeşil alanlarda farklı türlerde çok sayıda papağan bulunuyor
REKLAM ALANI

Yunanistan’ın başkenti Atina’daki yeşil alanlar, tropikal bölgelerden gelen farklı türlerde çok sayıda papağana ev sahipliği yapıyor.

Atina’nın sokaklarında, parklarında gezerken rengarenk papağanlarla karşılaşmak, gayet sıradan bir durum.

REKLAM ALANI

Daha çok tropikal bölgelerde yaşayan, anavatanı Güney Amerika ve Asya olan papağanlar, Akdeniz ikliminin hakim olduğu Atina’da, yeşil alanlarda kendilerine yeni bir yaşam alanı oluşturuyor.

Birçoğu turunç, dut ve zeytin ağaçlarıyla bezeli Atina sokakları ile meyve veren ağaçların bulunduğu park ve bahçeler, papağanların yaşam koşullarını kolaylaştırıyor.

Hem orman ve çevre mühendisi hem de alanında eğitimci olan Panayotis Laçudis, Yunanistan Ortinoloji Derneği üyesi olarak Atina’daki papağanlar hakkındaki gözlem, bilgi ve deneyimlerini AA muhabirine anlattı.

Gümrük işlemleri yapılamayan papağanlar doğaya salındı

Laçudis, anavatanı Akdeniz olmayan bu papağanların, yaklaşık 5 milyon nüfusa sahip başkent Atina’ya gelişlerini ve burada çoğalma hikayelerini şöyle anlattı:

“Aslında tüm bu kuşlar yabani hayvanların ticareti nedeniyle geldi buralara. Evde beslenenler kafeslerinden kaçtılar. Bazıları yanlışlıkla kaçtı, bazıları da sahiplerinin sıkılması sonucu serbest bırakıldı. Doğaya karıştılar, uyum sağladılar ve çoğaldılar. Tabii bu kadar çok olmalarının bir başka sebebi de eskiden sahildeki Elliniko semtinde bulunan havalimanına Atina’da satılmak üzere getirilmiş papağanların gümrük işlemlerinin yapılamaması nedeniyle serbest bırakılmaları.”

Gümrük işlemlerinin yapılamaması sonucu 1980’lerde serbest bırakılan papağanlara evlerde beslenen ve bir şekilde serbest bırakılan papağanların eklenmesiyle Atina habitatına yeni bir canlı türünün katılmış olduğunu ifade eden Laçudis, papağanların bir günde aldığı mesafenin 2 kilometreyi geçmediğini ancak zamanla Atina’nın birçok bölgesine yerleşme imkanı edindiklerini söyledi.

Papağanlar ormanlık alan yerine şehirdeki yeşil alanları tercih ediyor

Papağanların, yaşamak için şehrin hemen dışındaki ormanlık alanlar yerine, şehir içindeki yeşil alanları tercih ettiğini aktaran Laçudis, bunun sebebi olarak ormandaki yırtıcı hayvanları ve şehirdeki meyve ağaçlarını gösterdi.

Laçudis, şehirlerdeki park ve bahçelere peyzaj için dikilen egzotik bitkilerin de papağanlara uygun ortamı sağlamaya yardımcı olduğunu belirtti.

Atina’daki papağan türleri

“Halkalı boyunlu paraket” veya “yeşil papağan” olarak tanınan yeşil papağanların, Atina’dan Selanik’e kadar birçok başka kentte de varlık gösterdiğini aktaran Laçudis, “İskender papağanı”nın ise parklarda kanatlarındaki kırmızılıklarla dikkati çektiğini anlattı.

Laçudis, Latin Amerika’dan gelen Atina’daki “keşiş papağanı”nın ise şehirdeki papağan türleri arasında kendi yuvasını kendi yapan tek tür olduğunu belirterek diğer türlerin, hazır yuvaları veya yuva benzeri kovukları kullandığını söyledi.

Atina’da görülen bir diğer tür olan Afrika kökenli “Senegal papağının” ise son yıllarda şehre uyum sağlamakta zorlandığını ifade eden Laçudis, “Bu sene hiç görmedim.” dedi.

Papağanlar şehre zarar verir mi?

Laçudis, kentte serbest gezen papağanların insanlara zararının olmadığını vurgulayarak tek endişenin, bazı Avrupa ülkelerinde olduğu gibi papağanların şehrin yakınlarındaki tarım alanlarına giderek ürünlere zarar vermeleri olduğunu kaydetti.

Henüz Atina’da bu tür bir zararın yaşanmadığını belirten Laçudis, kentteki meyve ağaçlarının çokluğu nedeniyle papağanların böyle bir arayışa ihtiyaç duymadığını söyledi.

Laçudis, yerel idarelerin, zaman zaman kendi yuvalarını yapamayan türlerin şehirdeki diğer kuşların yuvalarını işgal etmemeleri için yapay yuvalar inşa ettiğini dile getirdi.

Kentteki diğer kuş türleri

Atina’nın kuş türleri açısından zengin bir kent olduğuna işaret eden Laçudis, çam ağaçlarındaki tırtılları yiyen ibibik kuşunun da Atina’da sıkça görüldüğünü aktardı.

Laçudis, göçmen kuşlardan “kızılgerdan”, “söğütbülbülü”, “sinekkapan” gibi türlerin de göç yolu üzerinde Atina’ya uğradığını ve şehri güzelleştirdiklerini belirterek kendisi için kuşların manevi değerini ise şu sözlerle ifade etti:

“Şehrin canlı olduğunu, küçük ve büyük farklı cinslerden bu kadar çok kuş türünün bulunduğunu görmek benim için büyük bir sevinç kaynağı. Eskiden egzotik olan kuşlar şimdi şehrin içinde. Günün koşturmacası içerisinde bu kuşları görebilmek benim için büyük bir ayrıcalık ve bunun için çok mutluyum.”

AA


Haberlerimize yorumlarınızı bekliyoruz.

REKLAM ALANI
BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ