KOSOVA’DA YUNUS EMRE RUHU… – Yeni Balkan

Dün akşam, Priştine’deki Yunus Emre Enstitüsü’nde yazarlar, aydınlar, edebiyat severler, Üsküp’lü ünlü Arnavut yazar Kim Mehmeti ve Türkiye’den gazeteci-yazar Ayhan Demir ile sevelim sevilelim havasında buluştular. Ketebe Yayınevi’nin yayınladığı Kim Mehmeti’nin iki kitabını tanıtan Ayhan Demir, Yayınevi olarak Balkanlar’da yaratılan tarihteki asırlık birliktelik frekansında birleştirici eserleri yayınlamayı hedeflediklerini bildirdi.

“Kâğıt üzerinde ayrıldık(ayırdılar), kâğıt üzerinde birleşiyoruz!” başlıklı bu etkinlikte Enstitü Müdürü Ramazan Yılmaz’ın Türkçe’nin birleştirici gücüyle yürüttükleri -uluslararası tiyatro festivali, edebiyat saatleri, geleneksel sanatlar, ata sporları, tarihi olayların izinden gibi etkinliklere dikkat çekti. Konuk yazarlar, Batılı yazarların eserlerinde Osmanlı-İslam karşıtı içeriklere doğrudan veya dolaylı şekilde yer verdiklerine işaret edilirken, Batı dünyasının Osmanlı’ya karşı savaşının bitmediğini, Çanakkale savaşını bir şekilde sürdürdüklerini söylediler. Balkan coğrafyasında Osmanlı sonrası sararan dostlukların yeniden yeşermesinde edebiyatın birleştirici gücü vugulandı.

Türkiye’nin Priştine Büyükelçisi Sabri Tunç Angılı selamlama konuşmasında Balkan kökenli – Yahya Kemal Beyatlı, Mehmet Akif Ersoy, Fevzi Cakmak, Enver Paşa gibi ortak değerleri dile getirdi. Büyükelçi, Yunus Emre Enstitüsü’nün Türkçenin birleştirici gücüyle takdire değer etkinliklerini özenle yürüttüğünü söyledi. Yazarlar, soru-cevap bölümünün ardından okurlara kitaplarını imzaladılar. Bu etkinliğin, aylarca el sıkışmamış edebiyat severlerin buluşmalarına da vesile olduğunu belirtmek isterim. Yunus Emre ruhunda geçen, bu edebiyat buluşmasının mesajı, eskimeyen dostlukları yaşatalım, sevelim sevilelim, oldu. Fakat, “Sevmek varken kin nefret, barış varken savaş, dil varken silah neden?” soruları, zaman zaman alıkoydu beni. Gazze’de Filistinli soykırımını kınayan kelimelerin en “alası” dilimdeydi.

İbrahim Arslan