Karadağ’da Çınar Şahin Dolandırıcılığı: İzmirli Çiftin Hayalleri Kabusa Döndü
Karadağ’a yerleşme hayaliyle yola çıkan İzmirli İskender (61) ve Dürdane Gürkan (60) çifti, sosyal medyada tanıştıkları danışman Çınar Şahin tarafından dolandırıldıklarını iddia ederek hem Türkiye’de hem de Karadağ’da savcılıklara suç duyurusunda bulundu. Çift, 30 yıllık birikimleriyle ev almak için Şahin’e 325 bin avro (yaklaşık 13,5 milyon TL) ödediklerini, ancak ne ev alabildiklerini ne de paralarını geri alamadıklarını belirtti. Bu olay, Karadağ’da yatırım yapmayı planlayan Türk vatandaşları arasında endişe yaratırken, Çınar Şahin’in daha önce benzer dolandırıcılıklarla anıldığı ortaya çıktı.
Hayallerle Başlayan Süreç, Dolandırıcılıkla Bitti
İzmir’de 30 yıl boyunca medikal sektöründe çalıştıktan sonra emekli olan Gürkan çifti, oğulları İlyas Gürkan’ın (32) yaşadığı Karadağ’a yerleşme kararı aldı. Birkaç kez tatil için gittikleri ülkeyi seven çift, burada bir ev satın almak için sosyal medyada “Karadağ’da emlak ve danışmanlık” hizmetleri sunduğunu iddia eden Çınar Şahin’e ulaştı. Şahin, Karadağ’da muhasebe ve emlak işleriyle uğraştığını, Budva’da iki ve Podgoritsa’da bir ofisi bulunan Karadağ Group adlı bir şirketin yöneticisi olduğunu söyleyerek çifte güven verdi. Gürkan çifti, ev alımı için Şahin ile %3 komisyon karşılığında anlaştı.
Anlaşmaya göre, çift, Şahin’e 25 bin avroyu elden, 300 bin avroyu ise banka havalesiyle olmak üzere toplam 325 bin avro ödedi. Dekontta paranın “Karadağ’da ev alımı için” olduğu açıkça belirtildi. Ancak Şahin, çiftin beğendiği evler için sürekli “Bu ev uygun değil” diyerek süreci oyaladı. Sonunda bir ev beğenildiğinde ise Şahin, “Karadağ yasalarına göre noterden ön satış sözleşmesi yapmanız ve 15 gün süre almanız gerekiyor” diyerek çifti yönlendirdi. Çift, bu adımları takip etti, ancak 15 gün sonra ne ev alabildi ne de paralarını geri alabildi. Şahin, “Parayı ödeyeceğim, kusura bakmayın” diyerek çifti oyalamaya devam etti.
Çınar Şahin’in Tartışmalı Savunması
Gürkan çiftinin hem İzmir’de hem de Karadağ’da savcılıklara suç duyurusunda bulunmasının ardından Çınar Şahin’in avukatı, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na bir savunma sundu. Şahin, parayı aldığını kabul etti ancak geri ödememe gerekçesinin “paranın kara para olabileceğinden şüphelenmesi” olduğunu iddia etti. Şahin, Gürkan ailesiyle ilgili bir cinayet haberini okuduğunu ve bu nedenle parayı iade etmediğini öne sürdü. SABAH gazetesinin ulaştığı ifadesinde Şahin, “Asla dolandırıcılık yapmadım. Uhdemde tuttuğum para tamamen yasal yollarla bana intikal etti. Paranın kara para olabileceğinden endişe ettiğim için geri vermedim. Bu parayı her zaman resmi makamlara teslim etmeye hazırım,” dedi.
Gürkan çifti ise bu savunmayı “gerçek dışı” olarak nitelendirdi. İskender Gürkan, “Başımıza talihsiz bir olay gelmişti. Kardeşim Haşmet Gürkan (54), oğlu Devrim Gürkan (31) tarafından öldürülmüştü. Oğlu Devrim’e ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası verildi. Haberi tam olarak okusaydı, mağdurun da şikayetçinin de biz olduğumuzu görecekti. Amacı, dolandırıcılıktan ceza davası açılmamasını sağlamak,” diyerek Şahin’in iddiasını yalanladı. Çift, bu olayda zaten mağdur olduklarını ve Şahin’in bunu bir bahane olarak kullandığını ifade etti. [Ref web ID: 2] [Ref web ID: 6]
Şahin’in Karadağ’daki Faaliyetleri ve Önceki İddialar
Çınar Şahin, 2022 yılında Karadağ’da Türk yatırımcılara yönelik danışmanlık ve emlak hizmetleri sunduğunu iddia eden bir isim olarak dikkat çekmişti. Karadağ Group adlı şirketin CEO’su olduğunu belirten Şahin, Budva’da iki, Podgoritsa’da bir ofisi olduğunu ve 18 kişilik bir ekiple çalıştığını söyleyerek Türk vatandaşlarına oturum izni, şirket kurulumu ve emlak alımı gibi konularda hizmet verdiğini öne sürmüştü. Şahin,
@karadaghayatim
adlı Instagram hesabından yaptığı paylaşımlarla Karadağ’ı “Türklerin yeni gözdesi” olarak tanıtmış, %9 vergi oranı, Avrupa’ya yakınlık ve huzurlu yaşam gibi avantajlarla yatırımcıları çekmeye çalışmıştı.
Ancak Şahin’in faaliyetleri, Gürkan çiftinin yaşadığı olayla birlikte yeniden tartışma konusu oldu. Gürkan çifti, Şahin’in kendilerine Karadağ’da şirket kurdurduğunu, ancak bu şirketin vergi borçlarını ödemediğini ve paraları zimmetine geçirdiğini öğrendiklerini belirtti. Çift, “Karadağ’a gidip araştırma yaptığımızda, bizim için kurduğu şirketin hiçbir vergi borcunu ödemediğini ve bu paraları da kendi hesabına geçirdiğini fark ettik,” dedi. Ayrıca, Şahin’in Türkiye’nin gri listede olduğu gerekçesiyle banka işlemleri konusunda kendilerini yanılttığını ve parayı kendi hesabına yatırarak süreci kolaylaştıracağını iddia ettiğini aktardılar. [Ref web ID: 1]
Karadağ’da Daha Fazla Mağdur mu Var?
Gürkan çifti, Şahin tarafından dolandırılan tek kişi olmadıklarını iddia etti. İskender Gürkan, “Bizim gibi Karadağ’da mağdur olan 50’den fazla insan olduğunu duyduk. Türk adaletine güveniyoruz. Soruşturma derinlemesine yürütülüyor. Ayrıca Karadağ’daki savcılara da teşekkür ediyoruz,” dedi. Çift, sosyal medyadan tanıştıkları kişilerle iş yapmanın risklerine dikkat çekerek, “Kendi başınıza gidip orada bir şey almak çok daha güvenli,” uyarısında bulundu.
Çiftin Maddi ve Manevi Kayıpları
Gürkan çifti, 30 yıllık birikimlerini kaybettiklerini ve bu süreçte büyük bir manevi yıkım yaşadıklarını ifade etti. Dürdane Gürkan, “Hayallerimiz yıkıldı. Hem maddi hem manevi olarak çok zor günler geçirdik,” derken, İskender Gürkan ise adaletin yerini bulacağına olan inancını vurguladı. Olayla ilgili hem Türkiye’de hem de Karadağ’da başlatılan soruşturmalar devam ediyor.
Karadağ’da Yatırım Yapacaklara Uyarı
Bu olay, Karadağ’a yatırım yapmayı planlayan Türk vatandaşları için bir uyarı niteliği taşıyor. Karadağ, Avrupa Birliği’ne adaylık sürecinde önde gelen bir ülke olarak Türk yatırımcılar için cazip bir destinasyon olsa da, bu tür dolandırıcılık vakaları güvenilirlik konusunda soru işaretleri yaratıyor. Uzmanlar, yurtdışında emlak alımı veya oturum izni gibi işlemler için güvenilir ve resmi kanallar üzerinden hareket edilmesi gerektiğini, sosyal medya üzerinden yapılan anlaşmalarda dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor.
Karadağ’da Çınar Şahin’e ilişkin soruşturmanın sonucu, hem Gürkan çiftinin adalet arayışı hem de diğer potansiyel mağdurlar için önemli bir dönüm noktası olabilir. Bu süreç, yurtdışında yatırım yapmayı düşünenler için daha şeffaf ve güvenli bir sistemin gerekliliğini bir kez daha gözler önüne seriyor.