İrem Omeragikj: “Çalışmanın yolu ezberden değil, dersi anlamaktan geçiyor”

Lise son sınıf öğrencilerimizle yaptığımız konuşmaları sizinle paylaşmaya devam ediyoruz. Üsküp’teki Yosip Broz Tito Lisesi’ni başarıyla tamamlayan İrem Omeragikj, başta ailesi olmak üzere öğretmenleri sayesinde bugünlere geldiğini söyledi.

“Hayatımda asla silinmeyecek izler bırakan öğretmenlerim her konuda yanımdaydılar”

“Üsküp’te bulunan Yosip Broz Tito Lisesinde eğitimimi yeni bitirdim. Küçüklüğümden beri meraklı, üretken bir insan olmuşumdur, ki bu yönümü resim yapmakta kullanıyorum. Bisiklete binmeyi ve ailem, arkadaşlarımla vakit geçirmeyi çok severim” diyen İrem Omeragikj, neslin başarılı öğrencilerinden biri olarak seçilmesinin gurur verici olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Çok mutlu oldum ama bir yandan da büyük bir sorumluluk hissediyorum. Bu başarıyı tek başıma değil, ailem ve ilk okuldan liseye kadar yanımda olan öğretmenlerimin destekleriyle kazandım. Tüm öğretmenlerimin yeri ayrı fakat özellikle sınıf öğretmenlerim, Bayan Edita, Bayan Selvet, Bayan Ceylan ve Bayan Melek en büyük destekçilerim oldu. Hayatımda asla silinmeyecek izler bırakan öğretmenlerim Bayan Leyla ve Bayan Kadriye de her konuda yanımdaydılar. İlk öğretmenimlerim zaten kendileri de öğretmen olan babaannemle anneannemdi. Bunun üzerimde çok büyük bir etkisi var. Benden sevgilerini hiç esirgemeyen annem, babam, kızkardeşim ve dedem sayesinde de bugün kendimle gurur duyuyorum. Umarım onlarda duyar.”

Çalışmanın en güzel yolunun ezberden değil, dersi gerçekten anlamaktan geçtiğine inandığını söyleyen İrem, “İlgimi çekmeyen dersler de oldu, fakat her bir konuda kendimden bir şeyler bulabildim. Okul dışında ilgi alanlarımda da araştırmalar yapmak beni çok motive ediyordu. İnsan kendini hep geliştirmeye, yeni şeyler öğrenmeye adayınca gerisi zaten geliyor” dedi.

“Lise döneminde her bir duyguyu doyasıya yaşadım”

Eğitim dönemi hakkında ise İrem, şunları söyledi: “Tam olarak lunapark gibi, hayatımın en güzel, deli dolu seneleriydi. Şansıma sınıfım ailem gibi oldu, beraber geçirdiğimiz her anı şimdiden özlemeye başladım. Zaman zaman yorucu olsa da verimli bir eğitim dönemim oldu. Bazen sabahlara kadar ödev yetiştirmekle uğraşırken, bazen de bugün arkadaşlarımla bizi okulda ne gibi süprizler bekliyor diye düşünüyordum. Bu dönemde her bir duyguyu doyasıya yaşadım. Sabretmeyi, zamanın ve çevresinin kıymetini insan bu yıllarda anlıyor” diyerek konuşmasının devamında eğitim hayatında karşılaştığı zorluklardan ve çözümlerinden bahsetti:

“Pandemiden sonra eğitim sistemi de, öğrencinin kendisi de değişti. Öyle bir zamandayız ki beş dakika bile yerimizde oturamıyoruz. Odaklanma sorunlarım oldu, dikkatim çok kolay dağılıyordu. Yürüyüşlere çıktım, oturup sadece bir işle uğraşmaya çalıştım. Bunlar çok yardımcı oldu. Ara sıra motivasyonumu kaybettiğim, ben şu an ne yapıyorum gibi sorgulamalar da tabii ki yaşadım. Bu süreçlerin geçici olduğunu, her şeyin zamanla yerine oturduğunu fark ettiğimde üstesinden gelmek daha kolay oldu. En çok da her halimde şükretmek bana ilaç gibi geldi” dedi.

“Teknoloji gün geçtikçe kendini yeniliyor, ben de bu değişimin bir parçası olmak istiyorum”

Eğitimine bilgisayar mühendisliği alanında devam edeceğini söyleyen İrem, “Kendini geliştirmenin en sağlam yolu üniversiteden geçiyor. Bunu hayal ettiğim hayatta ilerlemek için bir fırsat olarak görüyorum. Teknoloji gün geçtikçe kendini yeniliyor, ben de bu değişimin bir parçası olmak istiyorum. Ülkemizde Yapay Zeka gibi konular yeni işlenmeye başlandı. Bu yeni döneme, bir katkım olmasını çok isterim.

Eğitimimi tamamladıktan sonra da kendimi farklı alanlarda geliştirmek istiyorum. Çocukları çok severim, onlarla beraber olabildiğince aktivite yapma hedefim var. Bunun yanı sıra dünyada keşfedilmemiş yerlere gitmek istiyorum. Kısacık bir yaşamımız var fakat gezerek, insanların deneyimlerini dinleyerek yaşamı katlayabiliriz. İnsanlık tarihi, farklı kültürler bu yüzden de çok ilgimi çekiyor” dedi.

İrem konuşmasını, birkaç tavsiyede bulunarak şöyle tamamladı: “Her şeyden önce yapmak istedikleri şeyi keşfetmeye çalışsınlar. Sevdiğimiz işi yaparken, çalışıyormuşuz gibi hissetmeyiz. Çok merak etsinler, isteklerini başkalarına söylemekten çekinmesinler. Herkes kendi çapında çok değerli. Bunu da sabrederek ve çok şükrederek bir gün öğreniyorsunuz.