Bulgaristan’ın euro hedefi gerçekleşiyor: Halk ise bölünmüş durumda

Bulgaristan’da halkın önemli bir kısmı, euroya geçişin satın alma gücünde yeni bir düşüşe yol açacağından endişe duyuyor. Bazı vatandaşlar, Bulgar levasının korunmasını tercih ediyor.
Bulgaristan, 2025 başında Euro Bölgesi’ne katılma hedefi doğrultusunda ilerlerken, kamuoyunun desteğini kazanma meselesi en büyük sınav olarak öne çıkıyor. Bu değerlendirme, Avrupa Parlamentosu’nun (AP) Bulgaristanlı EPP (Avrupa Halk Partisi) raportörü Eva Maydell’e ait.
AP’nin Ekonomik ve Parasal İşler Komitesi (ECON), Bulgaristan’ın euroya geçişine ilişkin hazırlanan raporu Salı günü ezici çoğunlukla kabul etti: 36 milletvekili lehte oy verirken, 3 aleyhte, 4 çekimser oy çıktı.
Bulgaristan’ın euroya geçişi, 20 Haziran’da AB Ekonomi ve Maliye Bakanları Konseyi (ECOFIN) tarafından da onaylandı. Konu bu hafta Avrupa Konseyi’nde tartışılacak, ardından 7 Temmuz haftasında Strazburg’da yapılacak AP genel kurulunda resmen oylanacak.
Komite oylamasının ardından konuşan Maydell – aynı zamanda iktidardaki GERB partisinin bir üyesi- ülkede son 5 yılda yaşanan siyasi istikrarsızlığa dikkat çekerek, AB yanlısı güçlere siyasi birlik ve sorumluluk çağrısında bulundu.
Balkan ülkesi son beş yılda yedi parlamento seçimi yaptı ve birçok geçici hükümet kuruldu.
Euronews’e konuşan vekil “Umarım Avrupa yanlısı güçler birleşip istikrarı sağlayabilir ve Bulgaristan’ın euroya geçiş sürecini sorunsuz şekilde gerçekleştirmesine yardımcı olabilir,” dedi.
Kamuoyu bölündü
Bulgaristan’da halkın önemli bir kısmı, euroya geçişin satın alma gücünde yeni bir düşüşe yol açacağından endişe duyuyor. Bazı vatandaşlar, Bulgar levasının korunmasını tercih ediyor.
Euro, Bulgaristan’da her zaman popüler bir fikir olmadı. GERB partisinin uzun yıllar liderliğini yapan ve 2013’te istifa eden eski Başbakan Boyko Borisov’un kemer sıkma politikaları, euroya geçiş hazırlıkları kapsamında uygulamaya konulmuştu ve bu politikalar büyük tepki çekmişti.
Bugün itibarıyla Bulgaristan’ın kamu maliyesi, Maastricht kriterlerine göre düzenli. Kamu borcu ve bütçe açığı düşük seviyelerde. Ancak halkın endişesi dinmiş değil: Enflasyon yüzde 3,5 seviyesinde seyrediyor.
Eurostat verilerine göre, Bulgar nüfusunun yüzde 30’u yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Bu bu, Avrupa Birliği’ndeki en yüksek oran.
Bulgar Bilimler Akademisi’nden Antoaneta Hristova’ya göre, halkın büyük bir kısmı euroya geçişle birlikte ekonomik bağımsızlığın kaybedileceği ve yaşam standartlarının daha da kötüleşeceği görüşünde.
2024 Ekim’inde yapılan parlamento seçimlerinde seçmen katılımı yalnızca yüzde 38 oldu. Aşırı muhafazakâr ve AB karşıtı partiler ise oylarını artırdı.
Eva Maydell, “Halk arasında gerçek kaygılar var ve bu kaygılarla ilgilenmek, biz siyasetçilerin görevi. AB düzeyinde bu kaygıları hafifletmek ve euro geçişini sorunsuz kılmak için net bir siyasi irade mevcut,” dedi.
Cumhurbaşkanı Radev’den referandum hamlesi
Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rumen Radev, mayıs ayında euroya geçişin 2026’dan sonrasına ertelenmesi için referandum önerisinde bulundu.
Maydell bu öneriyi siyasi fırsatçılık olarak nitelendirdi: “Radev, artan AB karşıtı eğilimleri kendi siyasi çıkarı için kullanmaya çalışıyor.”
Radev’in görev süresi 2026 sonbaharında sona erecek.
Maydell’e göre, “Bazı siyasi aktörler —Cumhurbaşkanı Radev dahil— halkın korkularını suistimal ediyor ve anayasa dışı önerilerde bulunuyor. Referandum önerisi de bunun bir parçası.”
euronews
Haberlerimize yorumlarınızı bekliyoruz.