Başbakan Hristiyan Mitskoski, Avrupa Parlamentosu TALİBAN Metodoları Kullanıyor

Kuzey Makedonya Başbakan Hristiyan Mitskoski, bugün Hükümet binasında düzenlediği basın toplantısında, bir gazetecinin Bulgar medyasında çıkan “Avrupa Parlamentosu’ndaki üç büyük siyasi gücün, ülkenin ilerleme raporu taslağından ‘Makedon kimliği’ ve ‘Makedon dili’ ifadelerinin çıkarılması konusunda anlaştıkları” yönündeki haberlerle ilgili sorusunu yanıtladı. Mitskoski, bu ifadelerin Avrupa Parlamentosu raporundan Taliban tarzında silindiğini vurguladı.

“Ne yazık ki, yedi yıl boyunca burada, ülkemizde yaşanan o gösteriler bizi bu duruma getirdi. Görüyorsunuz, bir kelime kullanmak istiyorum ama aslında kullanmak istemiyorum… yine de bir adım daha ileri gideceğim ve söyleyeceğim: Taliban usulüyle, Makedon kimliği ve Makedon dili Avrupa’daki rapordan siliniyor.”

Bulgar AP Milletvekili Andrey Kovatchev, sosyal medyada yaptığı paylaşım gündeme oturdu 

Kovatchev, “Avrupa Halk Partisi grubunun talebi üzerine, Avrupa Parlamentosu’ndaki üç büyük parti – EPP (Avrupa Halk Partisi), S&D (Sosyalistler) ve Renew (Liberaller) – dün gece, Kuzey Makedonya’nın ilerleme raporu taslağından “Makedon kimliği” ve “Makedon dili”ne dair tüm referansların çıkarılması konusunda anlaşmaya vardı. Gelecek hafta bu değişikliğin genel kurulda da Avrupa Parlamentosu çoğunluğu tarafından desteklenmesini bekliyorum.

Kimlik ve dil konuları, bir ülkenin AB üyeliğine adaylık sürecine ilişkin ilerleme raporlarında yeri olmayan meselelerdir. Bu tür konular yalnızca bölünmelere yol açar ve Pandora’nın kutusunu açar. Bu, özellikle Üsküp’teki iktidarın ve özellikle Başbakan Mickoski’nin “yüzyıllardır var olan kimlik ve dil” hakkındaki manipülasyonlarıyla da doğrulanmaktadır.

Üsküp yönetiminin örtülü amacı, yerel seçimler öncesinde “doğudaki komşu”ya karşı inanılmaz bir zafer gösterisi yapmak ve böylece anayasalarında bazı yüzeysel değişiklikler yapmalarını ve Bulgarların kısmen anayasaya dahil edilmesini açıklamaktı. Eşi benzeri görülmemiş baskı ve lobi çalışmalarına rağmen, böyle bir emsal, Avrupa Parlamentosu’nun ya da başka bir Avrupa kurumunun raporlarının parçası olmamalıdır.

Bunun yerine, Kuzey Makedonya, Bulgaristan ile imzaladığı anlaşmaya uymalı ve tarih komisyonunun çalışmalarının önünü açmalıdır. Ortak tarihimizle ilgili konular, anlaşmada belirtildiği üzere, orada tartışılmalıdır.

Bu konuda ortak duruş sergileyen tüm Avrupa Parlamentosu gruplarından, özellikle Bulgar vekillerden meslektaşlarıma teşekkür ederim!” Dedi.