Bölgenin bütünleşmesi AB açısından acil bir jeopolitik ve güvenlik zorunluluğudur

Kuzey Makedonya Cumhurbaşkanı Gordana Siljanovska-Davkova, Tiran’da düzenlenen Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci (SEECP) Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, Avrupa’da savaşın hüküm sürdüğü, çok kutupluluğun arttığı ve çok taraflılığın azaldığı mevcut jeopolitik ortamda, Avrupa Birliği için genişlemenin artık ertelenemez bir jeopolitik ve güvenlik zorunluluğu olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Gordana Siljanovska-Davkova, genişleme sürecinin öncüsü olması gereken bölge ülkelerinin, AB’nin güvenilirliğini sarsacak engeller çıkarmaktan kaçınması gerektiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı, beyin göçü ve iklim değişikliği gibi önemli sorunlara odaklanmak gerektiğine dikkat çekerek, bölgenin aktif bir şekilde desteklenmesi gerektiğini, aksi takdirde sadece jeopolitik ve jeoekonomik bir periferide kalınacağını ifade etti.

Altyapı, enerji ve dijital bağlantının güçlendirilmesinin, bölgenin hem Avrupa’da hem de küresel pazarda daha rekabetçi hale gelmesi için hayati önem taşıdığını belirtti.

Siljanovska-Davkova, Kocani’deki trajik yangında yaralananlara bölge ülkelerinin gösterdiği sağlık yardımı ve AB Sivil Koruma Mekanizması’nın devreye sokulması sebebiyle tüm bölgeye teşekkür ederek, bunun gerçek bir dostluk, komşuluk dayanışması ve insanlık örneği olduğunu vurguladı.

Avrupa yolunun dayanışma ve iş birliğinden geçtiğini, ancak bu yolun önyargılarla ve engellerle dolu olduğunu ifade eden Siljanovska-Davkova, bazı Avrupa merkezlerinin Balkanlar’ı hâlâ istikrarsız bir bölge olarak görmesinden dolayı sürecin ilerlemediğini söyledi.

Bunun da ötesinde, Balkan ülkelerinin vetolar, kimlik dayatmaları ve tarihsel revizyonizm yoluyla genişleme sürecini ikili sorunlara indirgemesi nedeniyle, bu sürecin baltalandığını ve bunun yalnızca genişlemeyi yavaşlatmakla kalmayıp, Avrupa’nın Balkanlar’a hazır olmadığı yönündeki klişeleri de pekiştirdiğini kaydetti.

Son olarak, üyelik adaylarının artık adil ve dayanışma içinde bir süreç yerine, ikili sorunlardan kaynaklı engellerle karşılaştığını, bu durumun Avrupa’nın Balkanlar’a entegrasyonu değil, Balkanlar’ın Avrupa’ya sorunlarını taşıması gibi tehlikeli bir trend oluşturduğunu söyledi. Bu gidişatın durdurulması gerektiğini ve bunun herkesin iyiliği için olduğunu vurguladı.