Makedonya’da her yıl 5 bin inme vakası yaşanıyor

Kuzey Makedonya’da yılda yaklaşık 5.000 yeni inme vakası görülüyor.

Ülke, orta düzeyde insidans ve prevalansa sahip ülkeler arasında yer alıyor; bu da her 100.000 kişide 200-300 yeni inme vakası ve 500-600 kişilik prevalans anlamına geliyor.

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Anita Arsovska, inme her yaşta görülebileceğini, hatta çocuklarda da ortaya çıkabileceğini belirtti.

Prof. Dr. Arsovska, bir kişide inme belirtilerinin fark edilmesinin ve hızlı müdahalenin çok önemli olduğunu vurguladı. Belirtiler arasında konuşma bozukluğu, yüzde şekil bozukluğu, vücudun bir tarafında kol veya bacakta felç ve bazı durumlarda baş dönmesi, görme problemleri ve baş ağrısı yer alıyor. İnme şüphesi olan hastaların en kısa sürede en yakın sağlık kuruluşuna veya nöroloji kliniğine götürülmesi gerektiğini söyledi. İshemik inme durumunda, semptomların başlamasından sonraki ilk 3-4,5 saat içinde intravenöz tromboliz uygulanabiliyor.

Klinik, 14 yaş ve üzeri tüm hastaları tedavi ediyor. Prof. Dr. Arsovska, erkeklerin 60-69 yaş arasında daha çok etkilendiğini, ancak yaş ilerledikçe kadınların kalp hastalıkları ve atriyal fibrilasyon nedeniyle daha fazla risk altında olduğunu belirtti. Ayrıca klasik risk faktörlerinin 45 yaş altındaki genç popülasyonda da görüldüğünü söyledi.

İnme erken teşhisi için klinikte nöro görüntüleme yöntemleri, bilgisayarlı tomografi ve belirlenmiş protokoller kullanılıyor. İntravenöz tromboliz uygulanması gereken hastalar, kriterleri karşıladıkları takdirde hızla tedaviye yönlendiriliyor.

Etkinliğe Sağlık Bakanı Azir Aliu da katıldı. Bakan Aliu, sağlık sisteminin sadece tedavi değil, önleme aracı olarak da görülmesi gerektiğini vurguladı ve bu tür farkındalık günlerinin halkı bilgilendirmek açısından çok önemli olduğunu söyledi.

Klinik Direktörü Jovan Bozinovski, bu tür etkinliklerin halkı bilinçlendirmek ve inme en yaygın belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında eğitim vermek açısından kritik öneme sahip olduğunu belirtti. Ayrıca, hastalara yeni alınan karotid arter doppler cihazıyla taramalar yapıldığını söyledi.

Prof. Dr. Arsovska, inme önlemede risk faktörlerinin büyük önem taşıdığını ve yüksek tansiyon, kan şekeri, kolesterol, kalp ve damar hastalıkları, sigara, stresli yaşam ve hava kirliliği gibi faktörlerin kontrol altına alınmasıyla vakaların %90’ının önlenebileceğini belirtti.